31 Ağustos 2010 Salı

Hayat Senin Elinde, Peki Nedir Bu Acele?

Düşünüyorum da, insanlar için hayatlarında en önemli şey ne diye baktığımda, sürekli gördüğüm şey ya kariyer, ya aşk. Hırslarının esiri olup işlerinde bir numara olmaya çalışırken herşeyden uzaklaşıyorlar ya da, aşkı uğruna kendilerini harcayıp depresif durumlar içine sokulmuş kadınlar, bi zaman bi kıza aşık olup onun için kendine acı vermiş bütün kadınlara piçlik yaparak olmayan bi intikam peşinde koşan erkekler dolanıyor etrafta. İtiraf edelim, hepimiz böyle şeyler yaşayacağız, kariyerimiz için uykusuz geceler geçirip hiç olmadık adamlara yalakalıklar yapıcaz kan ve gözyaşıyla sırf karnımız doysun biraz da lüks bi hayatımız olsun diye kendimizi yiyip bitircez, aşık olup sürünücez köpek olucaz, dostlarımızı bezdiricez, kendimizi eskiticez. Kaçış yok.

Size çözüm önerim ise yine sanat. Ben ne zaman, okul -ki benim iş hayatım olur kendileri - ya da aşkla ilgili sorunların çıkmazına girmiş hissetsem sanata tutundum. Aşık oldum, arkadaşlarımla mutlu günler geçirdim, yalnız kaldım, insanlığa üzüldüm, sorguladım, kızdım, delirdim, şiir yazdım. Her ruh halime uygun şarkılar buldum, dinledim, gitar çaldım, hayatımın her anında kafamda bir müzik listesi oldu hep. Sanat bir kaçış belki de, duygularımızı yansıtmanın, ya da paylaşmanın tek yolu bile olabilir. Arkadaşlarımızla dertleşirken bile hep şarkı sözlerinden cümleler, şiirlerden alıntılar, filmlerden sahneler vermez miyiz zaten. Rutinlikten uzak bir şey sanat, ve en güzel dalı da müzik, çünkü her dal iç içe müzikte, hem sözler, hem melodi, aklında otomatikman hızla çizilen yağlı bir tablo gibi his manzaraları..

Hep derim, hayatımda beynimde çalan müzik durduğu andır kalbimin durup hayata veda ettiğim an. O kadar acele ediyoruz ki yaşamak için, peri masallarına inanmaktan o kadar çabuk vazgeçiyoruz ki müziğin yeryüzündeki büyünün varlığının kanıtı olduğunu göremiyoruz bazen bir ömür boyu.

Yapmayın, sanatı hayatınızdan çıkarmayın, yine aşık olun hem de ömrünüze sığdıracağınızı düşündüğünüzden de fazla, kariyer için kendinizi hırpalayın, ama bir müzik aleti çalın mesela, fotoğraf çekin, resim yapın, şiir, öykü yazın, sanatı hayatınızda tutun. Gerçekten genç kalacaksınız. Yok estetik ameliyat kırışık kremleri, bilmemneler hepsi yalan. Müzisyen insanlara bi bakın, sahnede eski bi grup izleyin mesela, adamların ne kadar genç gözüktüğünü, eski dediğimiz o anlardan hiç bi farkı kalmadığını düşünerek büyülenirsiniz, daha büyük bi ilaç var mı bu dünyada sizi ölümsüz ve genç hissettiren sanattan başka?

Düşünmeyin düşünmeyin bak ben size söyleyim, yok yok yok!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Real Time Analytics